20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde, JusticeUphold’un desteklediği “Küçük Eller, Büyük Hikâyeler” sergisi Basel SBB Merkez Tren Garı’nda ziyaretçilerle buluştu. Farklı ülkelerden çocukların çizimlerinden oluşan sergi, göç, travma, umut ve yeni bir hayata tutunma deneyimlerinin çocukların gözünden nasıl göründüğünü çarpıcı bir şekilde ortaya koydu. Gün boyunca yüzlerce ziyaretçi, küçük ellerden çıkan büyük hikâyeleri inceleyerek derin bir farkındalık yaşadı.
Çocukların Kendilerini İfade Ettiği Bir Alan: Sanatın Dönüştürücü Gücü
Sergide yer alan her çizim, bir çocuğun yaşadığı yolculuğun, umutlarının ve kimi zaman sessizce taşıdığı acıların görsel bir yansımasıydı. Resimlerde;
- göç yollarında yaşanan tehlikeler,
- ailelerin yeniden birleşme umudu,
- geride bırakılan anılar,
- yeni bir ülkeye tutunma çabası
yoğun bir duygu diliyle anlatıldı.
Çocukların çizimlerinde görülen bu hikâyeler, JusticeUphold’un savunduğu insan onuru, güvenlik, hukuki korunma ve hak temelli yaklaşımın ne kadar yaşamsal olduğunu somut örneklerle ortaya koydu. Her bir resim, aslında bir çocuğun adil ve güvenli bir yaşama duyduğu ihtiyacın sessiz bir çağrısı niteliğindeydi.
Adaletin Çocuk Perspektifi: Görünmeyeni Görünür Kılmak
Serginin en etkileyici yönlerinden biri, yetişkinlerin anlattığı veya yaşadığı hikâyelerin çocukların bakış açısıyla nasıl yeniden şekillendiğini göstermesiydi.
Bir çocuğun çizdiği büyük bir gemi aslında Meriç Nehri’nden şişme botla geçişi, parlak renklerle boyanmış “yeni şehir” resmi ise güvenli bir ülkeye ulaşma hayalini temsil ediyordu.
Bu çizimler, çocukların yaşadıkları ağır süreçleri dünyalarına uygun bir dille dönüştürdüğünü gösterirken; aynı zamanda JusticeUphold’un üzerinde durduğu adalete erişim, güvenli yaşam hakkı ve çocukların korunması prensiplerinin önemini güçlü biçimde hatırlattı.
Çünkü adaletin etkisi, en çok savunmasız grupların —özellikle çocukların— hayatlarında görünür olur.
Toplumsal Farkındalık İçin Bir Araya Gelen Hikâyeler
Basel SBB’de kurulan sergi alanında pek çok aile, ziyaretçi ve hak savunucusu, çocukların çizimlerine hem duygusal hem de düşünsel bir ilgi gösterdi.
Ziyaretçilerden birçoğu, çizimlerin ardındaki gerçek hikâyelerin toplumun çocuk haklarına dair duyarlılığını artırdığını dile getirdi
Serginin oluşturduğu bu farkındalık, JusticeUphold’un çalışmalarıyla doğrudan örtüşüyor:
Hak kaybı yaşayan veya hukuki desteğe ihtiyaç duyan ailelerin yanında durmak, insan onurunu merkez alan koruma mekanizmaları oluşturmak ve kırılgan grupların sesi olmak.
Sergideki her resim, bu çabaların neden gerekli olduğunu, çocukların dünyasından anlatıyor.
Sergi Zürih’te Yeniden Ziyaretçilerle Buluşuyor
Basel’deki etkileyici gösterimin ardından 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde, sergi bu kez Zürih Europallee Passage P1 alanında ziyaretçilerini ağırlayacak.
Bu ikinci durak, çocukların hikâyelerinin daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlayacak ve toplumda çocuk hakları konusunda daha büyük bir bilinç oluşturacak.
Adalet yalnızca hukuki bir kavram değil; her çocuğun güvenli, onurlu ve umut dolu bir yaşam sürme hakkıyla doğrudan bağlantılıdır. “Küçük Eller, Büyük Hikâyeler” sergisi, çocukların yaşadıkları yolculukları renklere, çizgilere ve sembollere dönüştürerek bu gerçeği güçlü bir şekilde hatırlatıyor.
JusticeUphold olarak bu sesleri görünür kılmak, savunmasız bireylerin hukuki süreçlerde yalnız kalmaması için çalışmak ve toplumda insan hakları kültürünü güçlendirmek adına bu tür etkinliklerin hayati olduğuna inanıyoruz.
Bu sergi, küçük ellerden çıkan büyük hikâyelerin aslında adalet arayışının en saf hâli olduğunu bir kez daha gösterdi.
